Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin farkında olduğumuz bu dönemlerde zaman zaman kendimize kadınların bilimdeki yerini soruyoruzdur.
Bu haftanın özelinde bu konuya biraz yakından bakalım istedik.
Tuik’in 2020 istatistiklerine göre Türkiye nüfusunun %49,9'unu kadınlar, %50,1'ini erkekler oluşturuyor.
Peki neden bilimle ilgilenen insanlarda da bu oran neredeyse yarı yarıya olmasın?
Yukarıdaki grafik İngiltere’de yapılan bir araştırma. STEM alanında çalışan kadın erkek oranlarını gösteriyor.
11 Şubat Uluslararası Bilimde Kadın ve Kız Çocukları Günü, BM Genel Kurulu tarafından 22 Aralık 2015 tarihinde ilan edildi.
Bugünün ortaya çıkış amaçlarından biri de şüphesiz kadınların, kız çocuklarının bilim alanındaki çalışmalara tam ve eşit şartlarda katılmalarının sağlanmasında farkındalık oluşturmak.
Peki sizce neden bilimde adı geçen kadınların sayısı erkeklerinkinden az?
Başlıca sebepleri düşünelim;
- Cinsiyet ayrımcılığı,
- Yeterli tavsiye olmaması,
- Yol gösterme ve teşvik yetersizliği,
- Rol modellerin azlığı,
- Ön yargılar…
Bize ilham veren kadın bilim insanlarından bazıları;
- Canan Dağdeviren,
- Marie Curie,
- Jane Goodall,
- Rosalind Franklin,
- Ada Lovelace,
- Bilge Demirköz,
- Burcu Özsoy,
- Feryal Özer,
- Özlem Türeci…
Düşünmeniz için bu yazıyı bir karikatürle bitirmek isteriz.
Hepimiz için sağlık ve başarı dolu bir eğitim-öğretim dönemi olsun.
Sevgiler.
